Dr. Arif Oğuz Öziltürk
İdrar Yolu Enfeksiyonları//
İdrar yolu İltihabı (Enfeksiyonu) idarrın geçtiği yol organlarının iç yüzeyini döşeyen tabakanın mikroorganizmalarla oluşan ve idrarda mikropların ve iltihabi hücrelerin görülmesi ile sonuçlanan bir hastalık durumudur.Bazen zor, genellikle basit bir hastalıktır.Bu hastalığı önlemenin en iyi ve etkin yolu tuvalet hijyeni ve kişisel temizliktir.
Her yaş ve cinsiyette görülebilmesine rağmen, genellikle kadınlarda sık görülen bir durumdur.Kadınların idrar yollarının kısa olması ve dışkılama organının anatomik yakınlığı nedeniyle dışkıdaki mikroorganizmaların idrar yollarına kolay bulaşabilmesi bu farklılığı oluşturur.Kadınların yarısı ömürleri boyunca en az bir kez bu hastalıkla karşılaşırlar.Mikroorganizmaların direnci ve kişinin yatkınlığı bazı kadınlarda sık sık bu enfeksiyonun görülmesine neden olur.Bu hastalığın en çok görülen biçimi halk arasında 'sistit' olarak bilinen mesanenin iltihaplanması durumudur. Üst üriner sistemin iltihabı olarak bilinen böbrek iltihapları da bu konu kapsamındadır. şiddetli yan ağrısı,yüksek ateş ve halsizlikle seyreden böbrek iltihapları alt üriner sistem iltihaplarına göre daha az sıklıkla görülür. E. koli olarak bilinen mikroorganizma idrar yolu iltihaplarının % 85' inden sorumludur.
Belirtileri:
--- İdrar yaparken yanma
--- Sık tuvalete çıkma
--- İdrar kaçırma
--- Karın alt bölgesi ağrısı
--- İdrarda kan görülmesi
--- Çocuklarda nedensiz ağlama
--- Halsizlik,Bulantı,İştahsızlık
Kız çocuklarında da erkek çocuklara göre daha sıktır.Erkek çocuklarda bir defa dahi geçirilen idrar yolu iltihabı durumu çok önemsenmeli ve ayrıntılı olarak incelenmelidir,çünkü altından daha ciddi hastalıklar çıkabilir.
Toplumumuzun yaygın sosyo-kültürel anlayışının aksine normal durumda idrar sıvısı mikroorganizmz barındırmayan zararsız bir sıvıdır.
UÇUK (Herpes Simplex) //
Uçuk bir virüs hastalığıdır. Uçuk virüsü (herpes simplex)vücuda girip ilk enfeksiyonu yaptıktan sonra o bölgedeki sinir düğümüne girip yerleşir ve burada uzun süre sessiz kalır,vücut direncinin düştüğü durumlarda çoğalır ve uçuklar meydana gelir.Virüsün herpes simplex ve herpes zoster adında iki alt grubu vardır.Virüs yerleştiği organlarda sivilce tarzı lezyonlar oluşturur.En sık dudak kenarlarında oluşur.Buradan göze doğru da yayılırsa ciddi ve tekrarlayabilen enfeksiyonlara yol açar.Gözde batma,yanma,akıntı ve kızarma şikayetleri olur.Vücut direncinin düştüğü aşırı yorgunluk, uykusuzluk,stres,soğuk algınlığı gibi durumlarda tekrar tekrar ortaya çıkarlar. Tedavisinde antiviral merhemler kullanılır,Alkol ve antiseptik ilaçlar kullanılarak üzerlerinde bakteri enfeksiyo-
nunun gelişmesini engeller. Beta glukan içeren(İmunex,İmu-
nol) bağışıklık güçlendirici ilaçlar da vücut direncini artırarak korunmada rol oynarlar.
Kötü beslenme reflüyü tetikliyor //
Gastroozefageal Reflü Hastalığı
(GÖRH)
Modern yaşam tarzı alışkanlıkları nedeniyle Reflü hastalığında son yıllarda ciddi artışlar söz konusudur.
Reflü Mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçması olarak tarif edilebilir.Mide içini döşeyen zarla yemek borusunun içini döşeyen zar farklı yapıdadırlar bu nedenle mide içeriği mideye zarar vermezken yemek borusuna kaçınca yemek borusunda ciddi tahribata neden olur.
Günümüzde daha çok fast food,kötü yağlarla yapılan gıdaların tüketilmesi,aşırı çay,kahve ve sigara içilmesi,gazlı içeceklerin tüketilmesi reflüyü kolaylaştırmaktadır.
Göğüs arkasında yanma,ağrı ve ağıza acı su gelmesi,öksürük gibi şikayetler başlıca şikayetlerdir.Üç haftadan uzun süren öksürük kronik olarak kabul edilir.Adını son yıllarda sıkça duyduğunuz Gastroozefageal reflü hastalığı astım ve geniz akıntısından sonra kronik öksürüğün en sık üçüncü nedenidir.Kronik öksürüğü olan hastaların yaklaşık dörtte birinde altta yatan neden reflüdür.
Reflüye bağlı öksürük;kahve,alkol,baharat-
lı ya da yağlı yiyecekler ile şiddetlenir.Özel-
likle yatınca ve geceleri öksürük artar.Reflü öksürüğe neden olduğu gibi kısır bir döngü ile öksürük de reflüyü artırır.
En yaygın tedavi yöntemi ilaç tedavisidir.
Ancak bazı durumlarda tek başına ilaç tedavisi yeterli olmayabilir.Bazı yaşam tarzı değişiklikleriyle tedaviye destek okmak gerekir.Kilo vermek,kötü beslenmeden kaçınmak,gazlı içecekleri içmemek, kahveyi daha az tüketerek,sigarayı bırakmak tedavinin etkinliğini çok artırmaktadır.
Yine öğünlerde yavaş ve az yemek, yatmadan en az 2 saat önce yeme içmeyi kesmek,yatarken gövdenin üst kısmını biraz yükselterek yatmak tedavinin etkinliğini artıran diğer yaşam tarzı değişiklikleridir.Bazen sadece bu değişiklik-
lerle bile tedavi sağlanabilmektedir.
Tedaviden sonra yakınmaların tekrar ortaya çıkması ya da ilaç tedavisinden hiç yarar görülmemesi durumlarında cerrahi girişimler yapılabilir.
